OECD ülkelerinde, 2018’de brüt ücretlerin
dörtte birinden fazlası vergi ve yasal kesintilere gitti

Elif Karaca | 19/04/2019 | (Tüm Yazılar)

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) yayınladığı ve ücretler üzerinde vergi ve yasal kesintilerin oluşturduğu yükün ele alındığı yeni bir rapor, çalışanlar açısından en ağır vergi yükünün Belçika ve Fransa’da olduğunu gösterdi. Ortalama bir çalışanın işverene maliyeti ile eline geçen net ücret arasındaki fark baz alınarak çeşitli hesaplamaların yapıldığı rapora göre, çocuk sahibi olmayan bekâr bir çalışanın vergi yükünün yüzde 52,7 olarak belirlendiği Belçika’yı Almanya (%49,5), İtalya (%47,9), Avusturya ve Fransa (47,6) izliyor. Taxing Wages (Ücretlerin Vergilendirilmesi) 2019 isimli çalışmada, Türkiye bekâr çalışanların yer aldığı kategoride ücret üzerindeki vergi yükü bakımından yüzde 38,9 ile 17. sırada yer alıyor. Türkiye'de tek kişinin çalıştığı iki çocuklu bir ailenin üzerindeki vergi yükü ise 2018 yılı için yüzde 37,2 seviyesinde hesaplanmış. Tablo’da Türkiye’nin sekizinci olarak göründüğü “tek kişinin çalıştığı iki çocuklu ailelere” ilişkin sıralamanın tepesinde ise Fransa var. Ücret üzerindeki vergi yükünü gösteren bu iki sıralamada ülkemize ait oranlar birbirine çok yakın olsa da bekar/çocuksuz ve tek kişinin çalıştığı iki çocuklu çalışan gruplarındaki durumu gösteren listelerdeki yerimiz epey farklı ve bunun önemli bir nedeni var.

Çocuklu aile faktörü

OECD ülkelerinin büyük bölümünde, çocuklu aileler için ortalama vergi yükü, aynı gelir seviyesinde olan ve çocuk sahibi olmayanlara kıyasla daha düşük. Özellikle bazı ülkeler açısından bu iki farklı grubun ücretleri üzerindeki vergi yükü ve buna bağlı olarak o ülkelerin sıralamalardaki yeri belirgin şekilde değişiyor. Başka bir deyişle, gelişmiş ekonomilerin büyük bölümünde çocuklu aile olmak gerçek anlamda desteklendiğinden, ücret üzerindeki vergi yükü oranında da önemli farklılıklar gözleniyor. Örneğin Almanya, çocuğu olmayan bekâr bir çalışanın ücreti üzerindeki vergi yükü bakımından yüzde 49,5 ile Tablo’daki ikinci sütuna göre 2. sırada yer alıyor. Yani OECD içinde ücret üzerindeki vergi yükünün en ağır olduğu ikinci ülke.

Diğer taraftan, Almanya tek kişinin çalıştığı iki çocuklu aileler üzerindeki vergi yükünü gösteren Tablo’nun birinci sütunundaki değere göre vergi yükünün yüzde 34,4’e düşmesiyle yedi sıra birden gerileyerek dokuzuncu oluyor. (Tablo’da bir ülke ne kadar alt sırada yer alıyorsa, bu durum o ülkenin çalışanlarının vergi yükünün o kadar azaldığını gösteriyor).

İki sıralama karşılaştırıldığında, bekâr/çocuksuz ve tek kişinin çalıştığı iki çocuklu ailelerin vergi yükü oranındaki en büyük farklılıklara Kanada, Polonya, Macaristan, Almanya, İsviçre, Belçika ve ABD’de rastlanıyor. Yani çocuklu ailelere en önemli desteklerin bu ülkelerde sağlandığı görülüyor. 2018 yılı itibarıyla OECD’de tek çalışanın olduğu çocuklu aileler için ortalama vergi yükü yüzde 26,6. Yani brüt ücretin dörtte birinden fazlası vergi ve yasal kesintilere gitmiş. Buna göre, çocuk sahibi ailelerden yapılan net kesintiler, bekâr çalışanlardan yapılanlardan 10 puan daha azken, Türkiye'de aradaki fark sadece 1,7 puan. Bu ülkelerden birçoğunda destekler zaten çok uzun yıllardır güçlü iken, birkaç ülkede ise yakın zamanda yapılan reformlar etkisini göstermiş.

Bekâr ve aile gruplarında vergi yükü, 2018

     

Yıllık değişim, 2018/2017 (yüzde puan)

Ülkeler

Tek kişinin çalıştığı iki çocuklu aile

Bekâr / Çocuksuz

Tek kişinin çalıştığı iki çocuklu aile

Bekâr çocuksuz

Bekâr ve aile fark

1. Fransa

39,4

47,6 (4)

-0,07

0,04

0,11

2. İtalya

39,1

47,9 (3)

0,53

0,20

-0,33

3. Yunanistan

37,9

40,9 (13)

-1,08

0,15

1,23

4. İsveç

37,9

43,1 (9)

-0,36

0,13

0,49

5. Finlandiya

37,8

42,3 (11)

-0,29

-0,40

-0,11

6. Avusturya

37,4

47,6 (5)

0,32

0,21

-0,12

7. Belçika

37,3

52,7 (1)

-1,09

-1,09

0,00

8. Türkiye

37,2

38,9 (17)

-0,15

-0,13

0,03

9. Almanya

34,4

49,5 (2)

0,05

-0,09

-0,14

10. İspanya

33,9

39,4 (16)

0,17

0,13

-0,05

11. Litvanya

33,2

40,6 (15)

-2,50

-0,44

2,06

12. Hollanda

32,6

37,7 (19)

0,53

0,31

-0,22

13. Norveç

32,4

35,8 (21)

0,89

-0,13

-1,03

14. Letonya

32,3

42,3 (10)

-0,43

-0,60

-0,17

15. Slovakya

30,3

41,7 (12)

0,75

0,14

-0,61

16. Macaristan

30,3

45,0 (6)

-1,13

-1,11

0,02

17. Portekiz

29,0

40,7 (14)

0,19

-0,69

-0,88

18. Japonya

27,4

32,6 (26)

0,17

0,12

-0,05

19. Estonya

26,6

36,5 (20)

-2,41

-2,54

-0,13

20. İngiltere

26,2

30,9 (27)

-0,04

-0,11

-0,07

21. Çek Cum.

25,5

43,7 (7)

-0,35

0,38

0,72

22. Slovenya

25,2

43,3 (8)

0,81

0,34

-0,47

23. Danimarka

25,2

35,7 (23)

0,04

-0,15

-0,18

24. Avustralya

21,5

28,9 (30)

0,82

0,27

-0,55

25. İzlanda

21,5

33,2 (24)

-0,87

0,16

1,03

26. Güney Kore

21,0

23,0 (31)

0,59

0,49

-0,10

27. Polonya

20,9

35,8 (22)

10,33

0,09

-10,24

28. İsrail

19,9

22,4 (32)

0,44

0,36

-0,08

29. Meksika

19,7

19,7 (34)

-0,71

-0,71

0,00

30. ABD

18,5

29,6 (29)

-2,41

-2,19

0,22

31. İrlanda

17,3

32,7 (25)

0,37

0,12

-0,25

32. Lüksemburg

17,0

38,2 (18)

0,42

0,37

-0,05

33. Kanada

11,7

30,7 (28)

0,97

0,11

-0,86

34. İsviçre

9,8

22,2 (33)

0,19

0,14

-0,05

35. Şili

7,0

7,0 (36)

0,00

0,01

0,01

36. Yeni Zelanda

1,9

18,4 (35)

-4,52

0,30

4,82

OECD ortalama

26,6

36,1

0,00

-0,16

-0,17


Not: Tabloda ikinci sütunda yer alan parantez içi değerler, bekâr/çocuksuz çalışan grubunun üzerindeki vergi yüküne ilişkin sıralamayı göstermektedir.

NPATR açısından Türkiye’nin durumu

OECD tarafından raporun özet sunumunda öne çıkarılan bir diğer unsur da, kişisel gelir vergisi (PIT) ve çalışandan kesilen sosyal güvenlik katkılarının toplam brüt ücrete oranını gösteren NPATR (net kişisel ortalama vergi oranı) değeri ile ilgili. OECD’ye göre Türkiye yüzde 26,2 ile tek kişinin çalıştığı iki çocuklu aile kategorisinde NPATR oranının en yüksek olduğu ülke. Bu sınıflandırmada negatif olarak öne çıkan Türkiye’yi, yüzde 25,2 ile Danimarka izliyor. Tek kişinin geçindirdiği iki çocuklu aile kategorisinde NAPTR için 2018 yılı OECD ortalaması yüzde 14,2. Bu şu anlama geliyor: İki çocuklu bir ailede eşlerden sadece birinin çalışması durumunda, brüt ücretin yüzde 14’ü vergiye gidiyor. Türkiye ise yüzde 26,2’lik NPATR oranıyla bu grupta vergi yükünü OECD içinde en fazla hisseden ülke olarak dikkat çekiyor.

OECD üyesi ülkelerin önemli bölümü aslında vergi oranlarının ve vergi yükünün son derece ağır olduğu gelişmiş ekonomilerden oluşuyor, ancak çocuk sahibi çalışanlara yapılan nakit yardımlar sayesinde ailelerin vergi yükü hafifliyor.

Batılı ülkelerde destekler güçlü

Almanya’da Bakanlar Kurulu birkaç ay önce, Maliye Bakanı Olaf Scholz’un hazırladığı ve çocuk parası zammıyla birlikte ailelere vergi avantajı sağlayan tasarıyı kabul etti ve 1 Ocak 2019 tarihinden itibaren çocuk parasının her bir çocuk için 194 eurodan 204 euroya yükseltileceği açıklandı. Almanya’da 4’üncü ve daha fazla çocuk için ödenen çocuk parası miktarı ise 225 euro. OECD üyesi çok sayıda ülkede gelir durumlarına bakılmaksızın çocuklu ailelere, çocukları belirli yaşa gelen kadar değişen oranlarda nakit yardımlar yapılıyor. Gelişmiş ekonomilerin çocuklu ailelere sağladığı teşviklerin nedenlerinden biri de, çoğunun yaşlı nüfusa sahip olması ve nüfus artışını destekleme çerçevesinde bu yönde politikalar izlemeleri şeklinde açıklanabilir.

Ülkemizde ise 2008 yılından beri yürürlükte olan “Asgari Geçim İndirimi” uygulaması mevcut. Kısaca AGİ olarak bilinen sistem, çalışanın ücretinden kesilecek gelir vergisinden, kendisi, eşi ve çocukları için her yıl belirlenen tutarlarda indirim yapılması esasına dayanıyor.

Türkiye’de bazı gelir grupları itibarıyla, vergi ve SGK primlerinin (işveren payı dahil) brüt ücrete oranı (tek kişinin çalıştığı 2 çocuklu aile)-2018

Aylık brüt ücret

Oran

Asgari ücret

%35,8

3.000 TL

%40,6

5.000 TL

%46,4

10.000 TL

%51,3

15.000 TL

%54,4

 

Bu makalede yer alan açıklamalar, yazarının konu hakkındaki kişisel görüşünü yansıtmaktadır. Makaledeki bilgi ve açıklamalardan dolayı EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.’ye sorumluluk iddiasında bulunulamaz. Mevzuatın sık değiştirilen ve farklı anlayışlarla yorumlanabilen yapısı nedeniyle, herhangi bir konuda uygulama yapılmadan önce konunun uzmanlarından profesyonel yardım alınmasını tavsiye ederiz.