Page 21 - VGNisan_2021
P. 21
Dosyanın incelenmesinden, davacı hakkında düzenlenen vergi dönem kazancının tespitinde dikkate alındığının ihtilafsız
inceleme raporuyla, davacı ile Spor Kulübü arasında sponsorluk olması nedeniyle, söz konusu tutarın davacı şirket tarafından
sözleşmesi imzalandığı, söz konusu sözleşmeler kapsamında iştirak kazançları istisnası kapsamında değerlendirilmesi
yapılan ödemelerin tamamının gider kaydedildiği, reklam gideri gerekeceğinden ihtirazi kayıtla verilen kurumlar vergisi
olarak kaydedilen bu ödemelerin 2011 hesap dönemi kurumlar beyannamesi üzerine yapılan tahakkukta hukuka uyarlık
vergisi beyannamesinde kanunen kabul edilmeyen gider görülmediği gerekçesiyle fazladan tahakkuk eden verginin
olarak dikkate alınması gerektiğinden bahisle 1.050.000,00 kaldırılmasına karar verilmiştir. Kararın, hukuka aykırı olduğu
TL tutarındaki sponsorluk harcamasının 2011 hesap dönemi ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
mali zararın hesabında gösterilerek 2011 hesap döneminden
gelecek yıla devreden cari yıl zararının bu tutar kadar azaltılması Özet: 5520 sayılı Kanun’un 12’nci maddesinin son fıkrası olan
gerektiği, 2011 hesap döneminde davacının 36.040.135,74 TL 7 numaralı fıkrasında yer alan “Örtülü sermaye üzerinden kur
tutarında zarar beyan ettiği, kurumlar vergisi beyannamesinde farkı hariç, faiz ve benzeri ödemeler veya hesaplanan tutarlar,
de önceki yıllardan devreden 23.184.633,83 TL tutarında Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarının uygulanmasında
geçmiş yıl zararı bulunduğu, buna göre davacının defter ve gerek borç alan gerekse borç veren nezdinde, örtülü sermaye
belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde tespit edilen şartlarının gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla
kazanç farkının kurumun sonraki yıllara devreden cari yıl dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze
zararını azalttığı ve "gelecek yıla devreden cari yıl zararının" aktarılan tutar sayılır. Daha önce yapılan vergilendirme işlemleri,
34.990.135,74 TL (36.040.135,74-1.050.000,00) olarak tam mükellef kurumlar nezdinde yapılacak düzeltmede örtülü
dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, davacının vermiş sermayeye ilişkin kur farklarını da kapsayacak şekilde, taraf
olduğu 2011 yılı kurumlar vergisi beyannamesinde geçmiş olan mükellefler nezdinde buna göre düzeltilir. Şu kadar ki,
yıl zararlarının 28.779.360,37 TL, dönem net zararının ise bu düzeltmenin yapılması için örtülü sermaye kullanan kurum
38.666.769,18 TL olduğu görülmüştür. adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması
şarttır.” şeklindeki hüküm uyuşmazlığın konusunu ve esasını
Bu durumda, davacının ilgili dönemde ticari kazanç elde oluşturmaktadır.
etmediği, aksine zarar ettiği anlaşılmış olup Kurumlar
Vergisi Kanunu 10/1-b maddesi gereğince yapılan sponsor 5520 sayılı Kanun’un 12’nci maddesinin son fıkrası lafız olarak
harcamalarının kurumlar vergisi matrahından indirilmesi son derece belirgin olup lafızda yer alan düzenlemeler de hem
mümkün olamadığından yapılan zarar azaltım işleminde örtülü sermaye düzenlemesinin konuluşundaki maksat hem de
hukuka aykırılık, aksi yönde verilen Mahkeme kararında hukuka kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle ilişkisi bakımından
uygunluk bulunamamıştır. Dava konusu edilen özel usulsüzlük tutarlı olup, kâr payı sayılma nedeniyle borç veren tam mükellef
cezasının kaldırılması istemi hakkında da hüküm kurulması kurumda yapılacak düzeltmenin; örtülü sermaye kullanan
gerekirken, eksik hüküm kurularak verilen Mahkeme kararının kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş
anılan kısmında da hukuka uygunluk bulunamamış olup; temyiz olması şartına bağlanması, özel olarak konulmuş bir hüküm
isteminin kabulüne, temyize konu Vergi Mahkemesinin kararının olduğundan, öz sermaye üzerinden yapılan işlemler ile aynı
bozulmasına, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan mahiyetteki örtülü sermaye yoluyla yapılan işlemlerin sonuçları
Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı İdari Yargılama ve etkileri vergisel olarak eşit kavramaya tabi tutulmuştur. Bu
Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına durumda, 2009 yılı için ihtirazı kayıtla verilen kurumlar vergisi
devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın beyannamesi üzerine yapılan ve dava konusu edilen tahakkuk
tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi işleminde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığından
yolu açık olmak üzere, 12.10.2020 tarihinde oyçokluğuyla aksi yönde verilen mahkeme kararında hukuka uyarlık
karar verilmiştir. bulunmamıştır.
01.02.2016 tarihli 2016/202 sayılı yargı kararı Açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulüne ve İstanbul
5. Vergi Mahkemesinin 23.12.2011 günlü ve E:2010/1768,
Konu: Davacı şirketin borç verdiği ilişkili şirket tarafından K:2011/4824 sayılı kararının bozulmasına, 01.02.2016
sermayesinin üç katını aşan bu borçlanmanın örtülü sermaye gününde oyçokluğuyla karar verilmiştir.
niteliğinde olmasından dolayı ödenen faizin kanunen kabul
edilmeyen gider olarak kurum kazancına ilave edilmesine karşın 62030549-120[94-2020/10]-E.978841 Sayılı
ilgili dönemde zarar beyan edilmesi nedeniyle davacı şirketçe ve 30/12/2020 Tarihli Özelge (İstanbul Vergi
iştirak kazancı istisnası kapsamında değerlendirilemeyen faiz Dairesi Başkanlığı)
gelirinin aksine bu kapsamda olması gerektiği ihtirazi kayıtla
verilen 2009 yılı kurumlar vergisi beyannamesi üzerine Konu: Şirkette çalışan personel için kiralanan lojman nedeniyle
fazladan tahakkuk eden verginin kaldırılması istemiyle dava ödenen tutarların giderleştirilmesi.
açılmıştır. İstanbul 5. Vergi Mahkemesinin 23.12.2011 günlü
ve E:2010/1768, K:2011/4824 sayılı kararıyla; verginin tarh Özet: Şirketinizde çalışan personel için şirket müştemilatı
edilmesi ve ödenmiş olması şartı, normal vergilendirme dönemi dışında gerçek kişiden bir daire kiralandığı, kiralanan
dışında idarece yapılacak tarhiyatlar için zorunlu olup normal gayrimenkulün kirasının tevkifat yapılarak ödendiği, ayrıca
vergilendirme dönemi itibariyle bir tahakkuk yada ödemeden söz konusu kira ödemesinin personele ödenecek ücrete
söz edilmesine olanak bulunmadığı, bu itibarla, davacının ekleneceği belirtilerek söz konusu ödemelerin gider kaydının
borç verdiği ilişkili şirketlerin davacı şirketten aldıkları borcun nasıl yapılacağı hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup
öz sermayenin üç katını aşan kısmının örtülü sermaye olarak konu hakkında Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.
kabul edilmesi suretiyle bu kısma isabet eden faiz ve kur Gelir Vergisi Kanunu’nun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının
farklarının kanunen kabul edilmeyen giderlere ilave edilerek
Nisan 2021 21