Page 7 - vergirehberi_2017
P. 7

1. Vergilemenin temel
kavramları

1.1 Verginin tanımı ve dayanağı

Vergiler, Devlet veya yetkili kılınmış organları tarafından, kişi ve kurumlardan, kanunlara dayanılarak,
cebren ve karşılıksız olarak alınan iktisadi değerlerdir. Tanımdan da anlaşılabileceği gibi vergiler, özel kişi
ve kurumlarla Devlet arasında bir borç-alacak ilişkisi doğurur.

Anayasa’nın 73. maddesinde, herkesin, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi
ödemekle yükümlü olduğu hükme bağlanmıştır.

Aynı maddede, vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülüklerin, ancak kanunla konulup
değiştirilebileceği ve kaldırılabileceği de hüküm altına alınmak suretiyle, konuya verilen önem
vurgulanmıştır.

1.2 Vergi ödeme gücü

Vergi ödeme gücü kavramı, Anayasa’da da ifadesini bulan bir kavramdır. Ancak vergilendirme ile ilgili
tartışmaların her zaman odak noktasında bulunan “vergi ödeme gücü” kavramının tanımı konusunda
da farklı yaklaşımlar mevcuttur. Bu yaklaşımlardan birine göre vergi ödeme gücü, kişilerin, kendileri ve
ailelerinin yaşamı için gerekli asgari düzeydeki gelirin üzerinde kalan kısımdır.

Bir diğer görüşe göre de, kişilerin gelirleri ne olursa olsun vergi ödemeleri gerekir. Bu, ülkenin vatandaşı
olmanın temel gereklerinden biridir.

Vergi ödeme gücüne ulaşmada, günümüzde artan oranlı vergi tarifeleri, asgari geçim indirimi gibi
araçlar kullanılmaktadır.

1.3 Verginin konusu

Vergi, kamu giderlerini karşılamak üzere devletin, vergileme yetkisine dayanarak ve tek taraflı olarak,
kişilerin gelir ve servetlerinden, cebren aldığı ekonomik değerlerdir. Verginin konusu, üzerine konulduğu
ve doğrudan ya da dolaylı olarak kaynağını oluşturan iktisadi unsurlardır.

Bu unsurlar, bazen bir gelir (örneğin gelir vergisi), bazen bir servet (örneğin emlak vergisi), bazen bir
harcama (örneğin katma değer vergisi) ve bazen de bir işlem ya da kâğıt / belge (örneğin damga vergisi)
olarak karşımıza çıkmaktadır.

1.4 Matrah

Verginin, üzerinden hesaplandığı değer veya miktardır. Örneğin gelir vergisi için, vergiye tabi her türlü
kazanç ve iradın safi tutarı, kurumlar vergisi için, ilgili Kanun’da vergiye tabi kılınmış her türlü kurum
kazancının safi tutarı, katma değer vergisi için de, ilgili Kanun’un 1. maddesinde sayılan vergiye tabi
işlemlerin bedelleri, bu vergilerin matrahını oluşturmaktadır.

1.5 Mükellef

Vergi kanunlarına göre, adına vergi borcu doğan gerçek veya tüzel kişilerdir. Örneğin, gelir vergisi
mükellefleri gerçek kişiler, kurumlar vergisi mükellefleri ilgili Kanun’un 1. maddesinde sayılan
kurumlar, damga vergisi mükellefleri vergiye tabi kâğıtları imza eden veya o kağıdın doğuracağı hukuki
sonuçlardan yararlanan gerçek veya tüzel kişilerdir.

1.6 Vergi sorumlusu

Vergi sorumlusu, vergi kanunlarına göre mükellef olmamakla birlikte, verginin alacaklı vergi dairesine
ödenmesinden sorumlu olan kişidir.

Örneğin bir işveren, çalıştırdığı işçilere ödeme yaptığı sırada, bunların ücretleri üzerinden gelir vergisi
kesintisi yapmak ve bağlı bulunduğu vergi dairesine yatırmakla sorumludur. Burada, gelir vergisinin
mükellefi işçiler olmasına rağmen, verginin sorumlusu olarak işverenler belirlenmiştir.

Tüm temel vergi kanunlarında (gelir, kurumlar, katma değer vergisi gibi) uygulaması görülen vergi
sorumluluğu müessesesi, verginin tahsilinin güvenliğini sağlama düşüncesine dayanmaktadır.

1.7 İstisna

Verginin konusuna girmekle birlikte, bazı işlemlerin ve gelir unsurlarının, çeşitli ekonomik, sosyal ve
siyasal sebeplerle, kısmen veya tamamen vergi dışı bırakılmasıdır.

EY - Vergi Rehberi 2017  7
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12