Page 3 - VGNisan_2018
P. 3
Öte yandan, Gelir Vergisi Kanunu’nun 25. maddesinin 7. Ancak 1475 Sayılı İş Kanunu’nun yürürlükte olan 14.
fıkrasında; 1475 ve 854 sayılı Kanunlara göre ödenmesi maddesinde düzenlenen “kıdem tazminatı”nı doğuran sebepler
1
gereken kıdem tazminatlarının tamamı ile 5953 sayılı Kanun’a hep tek taraflı feshe dayanmaktadır. Bu açıdan (şekilsel)
göre ödenen kıdem tazminatlarının hizmet erbabının 24 aylığını bakıldığında ikale sözleşmesi ile yapılacak ödemenin bir kısmının
aşmayan miktarlarının (hizmet ifa etmeksizin ödenen ücretler kıdem tazminatı olarak nitelendirilmesinin pek mümkün
tazminat sayılmaz) gelir vergisinden istisna olduğu hükmü yer olmadığı iddiası, Vergi İdaresi’nin de konuya bu bakış açısı ile
almaktadır. değerlendirdiğinin gerekçesini oluşturduğu söylenebilir.
Diğer taraftan, TBMM Genel Kurulunda 21 Mart 2018 tarihinde Nitekim, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 03.06.2008 tarih
kabul edilen ve 27 Mart 2018 tarihli 2. mükerrer Resmi ve 12268 sayılı özelgesinde;
Gazete’de yayımlanan 7103 sayılı Kanun ile Gelir Vergisi
Kanunu’nun; “İş akdinin tarafların karşılıklı anlaşması ile sonlandırılması,
işçiye yapılabilecek ödemeler konusunda da yine tarafların
• Tazminat ve yardımlarda istisnayı düzenleyen 25’inci karşılıklı iradesi ile belirlenmesi sonucunu doğuran ikale
maddesinin birinci fıkrasının (7) numaralı bendi yeniden anlaşması kapsamında işçiye yapılan kıdem tazminatı ödemesi,
düzenlenerek, yukarıdaki hüküm (a) alt bendi olarak aynen İş Kanunu’nda tanımlanan kıdem tazminatı niteliğinde bir
korunmuş, ödeme değildir. Bu sebeple ikale sözleşmesi gereğince ödenen
kıdem tazminatının, İş Kanunu hükümlerine göre ödenen kıdem
• (b) alt bendi olarak da aşağıdaki hüküm eklenmiştir: tazminatını gelir vergisinden istisna kabul eden GVK’nın 25/7.
maddesi hükmünden yararlanması ve vergiden istisna edilmesi
“b) Hizmet erbabının tabi olduğu mevzuata göre bu bendin mümkün değildir. Bu ödemenin GVK’nın 61. maddesi gereğince
(a) alt bendinde belirtilen istisna tutarının hesabında dikkate ücret olarak nitelendirilmesi ve tevkifata tabi tutulması gerekir.”
alınmak şartıyla, hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra;
karşılıklı sonlandırma sözleşmesi veya ikale sözleşmesi görüşüne yer verilmiş ve yapılan yorumlara ilişkin hasıl olan
kapsamında ödenen tazminatlar, iş kaybı tazminatları, iş sonu tereddütler bir süre sona ermişti.
tazminatları, iş güvencesi tazminatları gibi çeşitli adlar altında
yapılan ödemeler ve yardımlar (Bu bendin uygulamasına Ancak, Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı’nın
ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.)” 15.12.2010 tarih ve B.07.1.GİB.4.99.16.02-GVK-94-53 sayılı
özelgesiyle İş Kanunu’ndan yola çıkılmak suretiyle Gelir Vergisi
• Diğer taraftan GVK’nın 61’inci maddesinin üçüncü fıkrasına Kanunu çerçevesinde yapılan yukarıda görüş değiştirilmiş ve söz
da aşağıdaki bent eklenerek bu kapsamda yapılan ödemelerin konusu özelgede iş akdinin taraflarca karşılıklı olarak anlaşılmak
ücret olduğu konusuna açıklık getirilmiştir: suretiyle sona erdirilmesi dolayısıyla çalışana ödenmesi
öngörülen tutarın; iş akdinin 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14.
“7. Hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra; karşılıklı maddesi uyarınca feshedilmesi halinde aynı çalışanın hak
sonlandırma sözleşmesi veya ikale sözleşmesi kapsamında edeceği kıdem tazminatına tekabül eden kısmının Gelir Vergisi
ödenen tazminatlar, iş kaybı tazminatları, iş güvencesi Kanunu’nun 25. maddesinin 7. bendi uyarınca kıdem tazminatı
tazminatları gibi çeşitli adlar altında yapılan ödemeler ve olarak dikkate alınması ve bu çerçevede söz konusu tutarın gelir
yardımlar.” vergisinden istisna edilmesi, bu tutarı aşan kısmının ise hangi
ad altında ödenmiş olursa olsun gelir vergisine tabi tutulması
Uygulamanın Vergi İdaresi’nin verdiği görüşler gerektiği belirtilmiştir.
çerçevesinde tarihsel değişimi
Vergi mahkemesinin konuya bakış açısı
İkale sözleşmesinin kurulması sonucunda, şekil olarak hem
işçi hem de işveren tarafı sözleşmeyi birlikte, eşzamanlı ve Konuya ilişkin Vergi İdaresi’nin görüşünün ilgili ödemelerin yasal
anlaşarak feshettiklerinden, tek taraflı bir fesih söz konusu kıdem tazminatına kadar olan kısmının gelir vergisinden istisna
değildir. Her ne kadar İş Kanunu'nda bu şekilde bir fesih türü olması, geriye kalan kısmının ise vergilendirilmesi gerektiği
yer almıyor olsa da, taraflardan birinin karşı tarafa ilettiği, iş yönünde olsa da son dönemdeki aşağıda yer verilen vergi
sözleşmesinin karşılıklı feshine dair sözleşme yapılmasını içeren mahkemesi kararlarının, bu ödemelerin işveren işçi ilişkisine
bir açıklamanın ardından diğer tarafın da bunu kabulü ile bozma dayanmayan (çalışanın işten ayrıldıktan sonraki dönemi için
sözleşmesi yani ikale kurulmuş olmaktadır. ödenen) bir tazminat niteliğinde olması sebebiyle, ödemenin
1 1475 sayılı İş Kanunu’nun “Kıdem tazminatı” başlıklı 14. maddesinde ise aşağıdaki hüküm yer almaktadır:
“Bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin:
1. İşveren tarafından bu Kanun'un 17’nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında,
2. İşçi tarafından bu Kanun'un 16’ncı maddesi uyarınca,
3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyla,
4. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla;
5. 506 Sayılı Kanun’un 60’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları
veya aynı Kanun’un geçici 81’inci maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını
tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle,
Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması
hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti
tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.”
Nisan 2018 3