Page 10 - EY-VG_Ocak_2022_v6
P. 10

2
          Hatta davaya konu edilecek olan idari işlem de ek tahakkuk ve   kararına konu ihtilafta , davacı şirkete 27.08.2018 tarihinde
          ceza kararı ile idari karar değil, bu kararlara yapılmış olan itirazın   tebliğ edilen bir ceza kararına karşı muhatabınca 13.09.2018
          reddine ilişkin idari işlemdir.                     tarihinde dava açılmış; davanın incelemesini gerçekleştiren ilk
                                                              derece mahkemesince davanın Gümrük Kanunu’nun 242’nci
          Bu halde, usulüne uygun olarak yapılmış olan bir uzlaşma   maddesinde düzenlenen idari itiraz yolu tüketilmediği ve
          başvurusundan önce, bu başvuruya konu idari işleme   davanın 15 günlük idari itiraz süresi geçtikten sonra açıldığı
          ilişkin dava açma süresinin başlamış olması mevcut yasal   göz önünde bulundurularak merciine tevdiinde hukuki
          düzenlemelere göre mümkün değildir. O halde, Gümrük   yarar bulunmayacağından, anılan kararın iptali isteminin
          Kanunu’nun 244’üncü maddesinde yer alan ve uzlaşma   incelenmeksizin reddine karar verilmiş; davacı şirketin istinaf
          talebinde bulunulması hâlinde, dava açma süresinin duracağını   yoluna başvurması üzerine istinaf incelemesini gerçekleştiren
          düzenleyen norm kadük bir düzenleme olup herhangi bir hukuki   Vergi Dava Dairesince kişilerin iddia ve savunmalarını bir
          hüküm ifade etmemektedir.                           yargı mercii önünde ileri sürebilmelerine imkân sağlayan
                                                              ve adil yargılanma hakkının bir unsuru olarak kabul edilen
          4. Gümrük Kanunu’nun 244’üncü maddesi               "mahkemeye erişim hakkı"na ilişkin düzenlemeler aktarıldıktan
          kişileri hatalı kararlar almaya sevk edebilir.      sonra işbu çalışma açısından önem arz eden aşağıdaki hukuki
                                                              değerlendirmelere yer verilmiştir:
          Geçersiz bir hüküm olmaktan öte, Kanunun 244’üncü
          maddesindeki bu düzenleme, aynı Kanunun 242’nci maddesi   “Her ne kadar; mahkemece, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun
          dikkate alınmaksızın, tek başına ele alındığında, yükümlüleri   242. maddesinde düzenlenen ‘idari itiraz’ yolu tüketilmesi
          hatalı kararlar almaya sevk ederek hak kaybına yol açacak   zorunlu bir yol olarak kabul edilmişse de, Kanun’un 6111
          niteliktedir. Şöyle ki;                               sayılı Kanun’un 137. maddesi ile yeniden düzenlenen 244.
                                                                maddesi ile gümrük uyuşmazlıkları bakımından da ‘uzlaşma’
          Öncelikle, uzlaşma başvurusu yapılmasının dava açma   kurumu kabul edilmiş olup, maddedeki; ‘uzlaşma talebinin,
          süresini durdurduğu kabul edilir ise, dava açma süresinin bu   tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde, henüz itiraz
          başvurudan önce veya en geç bu başvuru tarihi itibariyle   başvurusu yapılmamış veya itiraz edilmiş olmakla birlikte
          başlamış olduğunun da kabulü gerekir. Bu kabul, uzlaşma yoluna   itirazı henüz sonuçlandırılmamış gümrük vergileri ve cezalar
          başvurulsun ya da başvurulmasın, gümrük vergilerine ilişkin   için yapılacağı; uzlaşma talebinde bulunulması halinde,
          ek tahakkuk kararları ile ceza kararlarına karşı, itiraz yoluna   itiraz veya dava açma süresinin duracağı, uzlaşmanın vaki
          gidilmeksizin doğrudan dava yoluna gidilebileceği sonucunu   olmaması veya temin edilememesi halinde sürenin kaldığı
          doğurmaktadır.                                        yerden işlemeye başlayacağı’ yolundaki düzenleme; gümrük
                                                                vergilerinin tebliği üzerine hem idari itiraz süresinin, hem de
          İkinci olarak, uzlaşma talebinde bulunulması hâlinde itiraz veya   dava açma süresinin başladığının Kanun koyucu tarafından
          dava açma süresinin duracağına ilişkin düzenleme, adeta itiraz   kabul edildiğini gösterdiği gibi, 242. maddede de, bu yolun
          veya davanın alternatif yollar olduğu ve ihtilaf konusu kararın   tüketilmesinin dava koşulu olduğunu gösterir, tartışmaya
          muhatabının tercihine göre itiraz veya dava yoluna gidilebileceği   ve yoruma yer vermeyecek açıklıkta bir düzenlemeye yer
          gibi bir sonuç da ortaya koymaktadır.                 verilmemiş olması karşısında, ‘idari itiraz’ yolunun, bir
                                                                dava koşulu olarak tüketilmesi zorunlu bir yol olarak kabul
          Halbuki, uzlaşmanın yapıldığı tarih itibariyle dava açma süresi   edilmesinin mahkemeye erişim hakkını ihlal edeceği sonucuna
          henüz başlamadığı gibi, idari itiraz yolu tüketilmeden dava   varılmakla, aksi yoldaki mahkeme kararında hukuka uygunluk
          yoluna başvurulması da hukuken mümkün değildir.       görülmemiştir.”

          Bu durumda, uzlaşma yoluna gidilmiş olsun veya olmasın, idari   Ardından, istinaf mahkemesi ihtilafın esasına girerek
          itiraz yoluna başvurmadan dava yoluna başvurulması halinde,   uyuşmazlığı esastan incelemiş ve bu inceleme sonucunda dava
          eğer bu dava 15 günlük idari itiraz süresi içerisinde açılmamış   konusu ceza kararına ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılmasına ve
          ise, davanın incelenmeksizin reddedilmesi ve bu meyanda   esastan incelenen davada, dava konusu para cezası kararının
          kişilerin bu davadan bekledikleri sonucu elde edememesi söz   iptaline hükmedilmiştir. Bahse konu istinaf kararına karşı temyiz
          konusu olacaktır.                                   yolu kapalı olduğundan, karar kesinleşmiştir.


          5. Gümrük Kanunu’nun 244’üncü maddesindeki          Bu kararın incelenmesinde; Gümrük Kanunu’nun 244’üncü
                                                              maddesinde yer alan ve bu çalışmanın konusunu teşkil eden
          düzenleme yerleşik Danıştay kararlarıyla            düzenleme gerekçe gösterilerek, Gümrük İdaresince tesis edilen
          bağdaşmayan yargı kararına neden olmuştur.          ceza kararının iptali talebiyle doğrudan dava açılabileceğinin
                                                              istinaf merciince kabul edildiği ve bu kabul doğrultusunda ilk
          Gümrük Kanunu’nun 244’üncü maddesinde yer alan ve uzlaşma   derece mahkemesince verilmiş olan “incelenmeksizin ret”
          başvurusunda bulunulması hâlinde itiraz veya dava açma   kararının kaldırılarak ihtilafın esasının incelendiği görülmektedir.
          süresinin duracağı yönündeki düzenlemenin bir diğer menfi
          sonucu da yerleşik yargı kararları ile bağdaşmayan mahkeme   Oysa bu istinaf kararının Gümrük Kanunu’nun “yükümlülerin
          kararlarına gerekçe teşkil etmiş olmasıdır. Şöyle ki;   kendilerine tebliğ edilen gümrük vergileri, cezalar ve idari
                                                              kararlara itiraz edebilecekleri; itirazın reddi kararlarına karşı
          Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. Vergi Dava Dairesi’nin   idari yargı mercilerine başvurulabileceği” yönündeki 242’nci
          E. 2019/1270 K. 2020/157 sayılı ve 12.02.2020 tarihli   maddesine ve “ceza kararlarının değil, ancak bu kararlara vaki
          2  Karara konu ihtilafın davalı İdarece tesis edilen ek vergi tahakkukundan kaynaklanan bir boyutu da mevcut olup ihtilafın çalışmamız ile ilgisi
             bulunmayan bu yönü aktarılmamıştır.
     10                                                 Ocak 2022
   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15