No: 89

Tarih: 03/08/2018

Konu:

Danıştay VDDK, kar yedeklerinin sermayeye ilavesinden elde edilen bedelsiz hisselerin kar payı olarak değerlendirilmesi gerektiği yönünde karar verdi.


Özet: 1 Seri No'lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin "5.6.2.4.3 Bedelsiz olarak elde edilen hisse senetlerinin satışından sağlanan kazançların durumu" başlıklı bölümünde, "Dönem kârından ayrılan yedekler kullanılmak suretiyle sermaye artırımında bulunulması halinde ise bu işlem sonucu ortaklara bedelsiz hisse senedi verilmesi ile fiilen kâr payı dağıtılması arasında fark bulunmamaktadır. Her iki halde de ortaklar, kurum bünyesinde oluşan kârlar üzerinde tasarrufta bulunma imkânına sahip olmaktadır. Dolayısıyla, kâr yedeklerinden karşılanan sermaye artırımları sonucunda ortaklarca bedelsiz iştirak hissesi iktisap edilmesi durumunda, alınan bu iştirak hisseleri nominal bedelle iştirak hesaplarında izlenecek ve iştirak kazançları istisnası nedeniyle kurumlar vergisine tabi tutulmayacaktır." şeklinde ki düzenleme bulunmaktaydı. Söz konusu düzenleme Danıştay 4. Dairesi’nin 14.06.2017 tarih ve Esas No: 2013/2951, Karar No: 2017/5260 sayılı kararı ile iptal edilmişti.

Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu (DVDDK), konuya ilişkin olarak 07.02.2018 tarihinde oy çokluğuyla verdiği Esas No: 2017/626, Karar No: 2018/51 sayılı karar ile yukarıda özetlenen Danıştay 4. Daire kararını bozmuştur.

 



3 Nisan 2007 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 1 seri numaralı Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin; kâr yedekleri kullanılmak suretiyle sermaye artırımına gidilmesi sonucu elde edilen bedelsiz hisse senetlerinin, kâr dağıtımı sayılması yolundaki düzenlemesi davaya konu edilmiş ve Danıştay 4. Dairesi 14.06.2017 tarih ve E. 2013/2951, K. 2017/5260 sayılı kararı ile;

  • İlgili Tebliğ’in "5.6.2.4.3 Bedelsiz olarak elde edilen hisse senetlerinin satışından sağlanan kazançların durumu" başlıklı bölümünün, şirket bünyesinden çekilmeyen ve şirketin öz kaynakları arasında bulunan kârın sermayeye eklenmesi ile sermaye artırımının yine öz kaynaklardan olan sermaye yedekleri kullanılarak yapılması ya da sermaye artırımına hiç gidilmemesi arasında iştirak edenlerin malvarlığına etkileri yönünden bir farklılık bulunmadığı,
  • Kurumların dağıttıkları kâr payları üzerinden yapmaları gereken tevkifata ilişkin, Kurumlar Vergisi Kanunu’nun (“KVK”) 15. maddesinin 2. fıkrası ile Gelir Vergisi Kanunu’nun (“GVK”) 94. maddesinin 6/b-i ve 6/b-ii bentlerinde yer alan, kârın sermayeye eklenmesinin kâr dağıtımı sayılmayacağına dair düzenlemelerin de, Kanun koyucunun, sermayeye eklenen kârı ortaklar açısından elde edilmiş bir kazanç kabul etmediğini ortaya koyduğu,

gerekçeleri ile kar yedeklerinden karşılanan sermaye artırımları sonucunda elde edilen bedelsiz hisse senetleri ile fiilen kar payı dağıtılması arasında fark bulunmayacağına ilişkin ilgili Tebliğ düzenlemesinde hukuka uyarlık görmeyip, Tebliğ’in ilgili kısmının iptali yönünde hüküm tesis etmişti. Anılan karara karşı İdare tarafından temyiz yoluna başvurulmuş ve Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulu (DVDDK), temyiz incelemesi sonucunda oy çokluğuyla tesis ettiği 07.02.2018 tarih ve E.2017/626, K. 2018/51 sayılı kararında;

  • Kâr yedeklerini kullanarak sermaye artışı gerçekleştiren şirketin ödenmiş sermayesinin artırılan tutar kadar artmakta olduğu; ortaklar açısından bakıldığında, iştirak edilen şirketteki sermaye artışı nedeniyle sahip olunan hisse senedinin sayısı artacağı gibi iştirakin değeri de artacağı ve bu durumun, kâr payı dağıtımından bir farkının bulunmadığı,
  • KVK ve GVK’da yer alan “kârın sermayeye eklenmesinin kâr dağıtımı sayılmayacağı" yolundaki, sadece değinilen maddelerde sayılan kişi ve kurumlara yönelik hüküm ifade eden kuralın, dava konusu düzenlemeyi hukuka aykırı kılan bir gerekçe olarak nitelendirilemeyeceği,

gerekçeleri ile dönem kârından ayrılan yedekler kullanılmak suretiyle sermaye artırımında bulunulması sonucunda ortaklara bedelsiz hisse senedi verilmesi ile fiilen kâr payı dağıtılması arasında fark bulunmadığı yolundaki dava konusu düzenleyici işlemde hukuka aykırılık görülmemiş ve Danıştay 4. Dairesi kararının bozulması yönünde hüküm tesis edilmiştir.

DVDDK’nın bu kararı ile kar yedekleri kullanılarak sermaye artırımı yapılması sonucu elde edilen bedelsiz hisse senetleri fiili kâr dağıtımı olarak değerlendirilerek, tam mükellef kurumlar ve girişim sermayesi yatırım ortaklıklarından sağlanan kar payları elde eden kurum açısından KVK’nın 5/1-a maddesi kapsamında kurumlar vergisinden istisna olarak değerlendirilecektir.

Ancak KVK’nın 5/1-a maddesi kapsamında girişim sermayesi yatırım ortaklığı hariç olmak üzere diğer yatırım ortaklıklarının (menkul kıymet veya gayrimenkul yatırım ortaklıkları gibi) kar yedeklerini sermayeye ilave etmesinden dolayı elde edilen bedelsiz hisse senetleri için iştirak kazancı istisnasından yararlanılması mümkün olmadığından DVDDK’nın kararı sonucunda söz konusu tutarlar üzerinden kurumlar vergisi ödenmesi gerekecektir.

 

Saygılarımızla.
Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.
Erdal Çalıkoğlu

 


Yukarıda yer verilen açıklamalarımız, konuya ilişkin genel bilgiler içermektedir. EY ve/veya Kuzey YMM ve Bağımsız Denetim A.Ş.’ye, işbu dokümanın içeriğinden kaynaklanan veya içeriğine ilişkin olarak ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
 Baskıya yolla

Dosyayı İndir

Başa Dön

İletişim:

Gökçe Sarısu Kanmaz
gokce.sarisu@tr.ey.com
(212) 408 53 20